3-İkinci Arap hükümeti de tutunamadı

Belen’den gelen Tabur Antakya’dan ayrılınca, Arap hükümetini ilan edip 41. Tümen gelince kaçanlar, yavaş yavaş şehre dönmeye başladılar. Tutuklu olanlar tabii serbest kalmışlardı. Şehirde ve köylerde artık hükümet diye bir şey yoktu. Dağda eşkiyalık yapanlar, asker kaçakları omuzlarında tüfekleriyle sokaklarda dolaşıyorlardı. Bu eşkiya ve çete bozuntuları o günlerde herşeyi yapabilirlerdi. Fakat şehir halkının medeni seviyesi, aşağı yukarı hiç bir olayın çıkmasına meydan vermedi. Osmanlı Hükümeti zamanında kurulmuş olan “El Eha-il Arabi” yani “Arap Kardeşliği” adlı cemiyetin buradaki elemanları (ki bunlar Antakya’da ilk Arap Hükümeti’ni kuranlardır) yine derlenip toplandılar. Bu sırada İngilizler Halep’i işgal etmiş, en büyük Türk Mustafa Kemal Paşa Halep ve dolaylarındaki dağınık Türk birliklerini toplayarak Nizip dolaylarında bir cephe kurmuş, burada İngiliz ordusu ve Kral Faysal’ın birlikleriyle bir meydan savaşı yaparak savaştan galip çıkmıştı. Artık mütareke de imzalanmış, Enver ve Talat Paşalarla diğer hükümet erkanı memleketi terkederek yabancı ülkelere sığınmıştı. İzzet Paşa yeni hükümeti kurarak durumu kurtarmaya çalışıyordu. Halep ve Şam’da Arap Hükümeti kurulmuş, bu hükümetin başına Kral Faysal getirilmişti. Suriye’nin tanınmış nasyonalist liderlerinden İbrahim Henano¹, 24 Kasım 1918’de Antakya’ya gelerek burada ikinci defa bir Arap Hükümeti kurmuş, Hatay’ı da Faysal’ın idaresindeki hükümete ilhak etmek istemişti. Ama 3 Aralık 1918’de Antakya’ya bir İngiliz müfrezesi geldi, 3 gün sonra (7 Aralık 1918 günü) çekilip gitti. 3 hafta önce İskenderun’u işgal etmiş olan Fransızlar aynı gün İngilizlerin ayrılışından hemen sonra Antakya’ya gelerek yerleştiler. İskenderun ve Antakya’yı işgal eden Fransız askerlerinin çoğunluğu “Lejyon Etranjer” adı altında toplanan Ermenilerden oluşuyordu. Bunlar kendilerini “İntikam Taburu” diye adlandırıyor, Türklere kin besliyorlardı. Fransızlar ilk günlerde sakin beklediler. Sonra 30 Aralık 1918’de Kışla’yı işgal edip Henano’nun kurduğu Arap hükümetini dağıtmak suretiyle idareyi ellerine aldılar ve duruma hakim oldular.

¹ İbrahim Henano, aslen Suriye’nin Harim ilçesinden olup Osmanlı Hükümeti zamanında Mülkiyeden yetişmiş, o devirde Mutasarrıflık yapmış ateşli, gerçekten samimi bir Arap nasyonalisti idi. Kendisini yakından tanırım. Antakya’dan ayrıldıktan sonra Suriye’ye yerleşmiş, Fransızlarla uzun yıllar, önce silahlı, sonra Suriye’de kurulan “Vatani Partisi”nin başına geçip pasif direnme uygulayarak mücadele etmiş, zaman zaman Fransızlar tarafından tutuklanarak hapse atılmış, fakat yılmadan mücadelesini sürdürmüştü. (S.Ç.)